Bizi Sosyal Medyada Takip Edin !

5449 sayılı Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Kanun uyarınca bölgesel kalkınmayı şekillendirecek olan bölge planlarının hazırlanmasında Ajanslara belirli sorumluluklar verilmektedir. Bölgesel gelişme hedeflerini gerçekleştirmeye yönelik olarak; kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirmek, bölgenin kaynak ve olanaklarını tespit etmeye, ekonomik ve sosyal gelişmeyi hızlandırmaya ve rekabet gücünü artırmaya yönelik araştırmalar yapmak ve yaptırmak gibi görev ve yetkiler bunlar arasında sayılabilir. Ajanslar bölge planının hazırlanması kapsamında birer moderatör kurum rolünü üstlenerek, yerel işbirliklerinin gerçekleşmesine ve yerel aktörlerin bir araya gelerek birlikte çalışma kültürüne sahip biçimde bölgenin geleceğini şekillendirecek olan stratejik kararları almalarına katkı sağlamaktadırlar. 2014 – 2023 Çukurova Bölge Planı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılı hedefleri ile 2014 – 2018 Onuncu Kalkınma Planı (OKP) ve 2014 – 2023 Bölgesel Gelişme Ulusal Strateji (BGUS) taslağı çerçevesinde, yerel paydaşların görüş ve önerileri de göz önüne alınarak hazırlanmıştır. Onuncu Kalkınma Planı’nda ulusal öncelikler, “nitelikli insan; güçlü toplum”, “yenilikçi üretim; istikrarlı yüksek büyüme”, “yaşanabilir mekânlar; sürdürülebilir çevre” ve “kalkınma için uluslararası işbirliği” başlıkları altında özetlenmektedir. Bölgesel Gelişme Ulusal Strateji belgesinin 2023 yılı hedefi ise, “sosyo-ekonomik ve mekânsal olarak bütünleşmiş, rekabet gücü ve refah düzeyi yüksek bölgelerden oluşan topyekûn kalkınmış bir Türkiye yaratmak” olarak belirlenmiştir. Bölge planında, ulusal ölçekte tespit edilmiş olan bu temel hedeflerin yanında 2014-2020 Çok Yıllı Mali Çerçeve Belgesi ile Türkiye’nin üyelik müzakerelerini sürdürdüğü Avrupa Birliğinin aynı döneme ilişkin kalkınma önceliklerini görmek mümkündür. Çerçeve belgesinde temel öncelikler, “büyüme ve istihdam için rekabet edebilirlik; ekonomik, sosyal ve bölgesel uyum; sürdürülebilir büyüme ve doğal kaynaklar; güvenlik ve vatandaşlık” olarak ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere uluslararası ve ulusal strateji belgelerinde rekabet gücü, istihdam, sürdürülebilir büyüme, ekonomik ve sosyal uyum veya bütünleşme ile yaşanabilir mekânlar ve çevre gibi konular ortak biçimde öne çıkmaktadır.Bölgesel ölçekte hazırlanmış olan 2014-2023 Çukurova Bölge Planı’nda da ulusal ve uluslararası hedefler dikkate alınmış ve Planın genel çerçevesi stratejik amaçlar ile tematik eksenlerde oluşturulmuştur. Bölgedeki kamu ve özel kesim temsilcileri ile sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin katılımıyla belirlenmiş olan yerel öncelikler, Plan dokümanına öncelik ve tedbir düzeylerinde yansıtılmıştır.   Plan hazırlanırken uygulanan katılımcı stratejik planlama yöntemi kapsamında bölgede mümkün olan en geniş katılımın sağlanması amaçlanmış ve katılımcılık coğrafi, tematik ve sektörel eksenlerde tasarlanmıştır. Bu üç eksenin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan hedef ve stratejilerin bölgenin tüm coğrafi ve yapısal özelliklerini ortaya koyması hedeflenmiştir. Bölge Planı kapsamında gerçekleştirilen tüm çalıştay ve toplantılara yaklaşık 800 yerel paydaş aktif biçimde katılım sağlamıştır. Katılımcı çalıştaylar ve teknik analizler sonucunda oluşturulan Bölge Planı taslağı Ajans web sitesinde yayınlanmış ve tüm diğer paydaşların görüş ve önerilerini iletmeleri sağlanmıştır. Ayrıca, Ajans web sitesinde yayınlanan vizyon anketine yaklaşık 300 yerel paydaş katılmış ve görüşlerini belirtmiştir. Böylelikle, Bölge Planı toplumun tüm kesimlerinin görüş ve önerilerini mümkün olduğunca yansıtmaya çalışan bir doküman olarak yüksek bir sahiplenme yaratmıştır.Bölge Planı, ulusal plan ve strateji belgelerine paralel olarak Çukurova Bölgesinin Türkiye için stratejik önemine vurgu yaparak başlamaktadır. Türkiye’de İstanbul, Ankara ve İzmir’den sonra önemli bir metropol merkez ve gelişme odağı konumunda olan bölgenin pek çok sosyo-ekonomik ilişkinin kesişme noktasında olduğu görülmektedir. Önümüzdeki dönemde gerçekleşecek olan ulaşım, lojistik, sağlık ve turizm alanlarındaki büyük ölçekli altyapı yatırımları sayesinde bölgenin bu çekim merkezi özelliğinin daha da belirginleşeceği öngörülmektedir. Ulusal plan ve programlarda bölgeye biçilen diğer bir temel rol ise, bölgenin mevcut ve planlanan boru hatlarıyla, dünyanın önemli enerji dağıtım üslerinden biri olmasıdır. Petrol ve doğalgazın Akdeniz üzerinden dünyaya ulaştırılabileceği Adana’nın Ceyhan ilçesi, Ortadoğu ile Avrupa’nın enerji köprüsü konumundadır. Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesinin tamamlanmasıyla bölgenin sanayi gelişimi anlamında önemli kazanımlar elde edeceği öngörülmektedir.Ulusal ölçekte belirlenen bu temel öngörüler çerçevesinde Çukurova Bölgesi için ortaya konulan vizyon; “stratejik konumunu ve zengin kaynaklarını değere dönüştüren, Doğu Akdeniz’in lider bölgesi olmak” tır. Bu bölgesel vizyona ulaşmak için Planın ana eksenlerini oluşturan altı stratejik amaç ise; uluslararası çekim merkezi ve üretim üssü olmak, bölge içi gelişmişlik farklarını azaltmak, sosyal uyum sorunlarını çözmek, beşeri sermayeyi geliştirmek, yeşil büyümek ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamak,  kentsel yaşam kalitesi yüksek cazip metropollere sahip olmaktır.Bölge Planı kapsamında belirlenen ilk stratejik amaç, “uluslararası çekim merkezi ve üretim üssü olmak” tır. İktisadi kalkınmanın gerçekleştirilmesi için önümüzdeki 10 yıllık dönemde bölgenin hedef ve tedbirlerinin yer aldığı bu temel eksen altındaki öncelikler; enerji üretim ve dağıtım merkezi olmak, bölgenin stratejik konumunu lojistik avantaja dönüştürmek, imalat sanayinde rekabet gücünü artırmak, tarımdan elde edilen katma değeri yükseltmek, bölgenin turizm potansiyelini harekete geçirmek ve bölgenin Ar-Ge ve yenilik kapasitesini geliştirmek ve girişimcilik ortamını iyileştirmektir. Orta gelir tuzağı riski taşıyan bölgeler arasında sayılan Çukurova Bölgesinde orta ve yüksek teknolojili sektörlerin üretim ve ihracat içerisindeki paylarının artırılması, uluslararası çekim merkezi ve üretim üssü olmak amacına yönelik en önemli tedbir alanlarından biri olarak belirlenmiştir.“Bölge içi gelişmişlik farklarının azaltılması” stratejik amacıyla, Çukurova Bölgesinde ilçeler ve alt-bölgeler arasında var olan sosyo-ekonomik gelişmişlik farklarının en aza indirilmesi hedeflenmektedir. Bunun gerçekleştirilmesi için belirlenen iki öncelik, ilçelerin içsel potansiyelini harekete geçirerek doğal kaynakların endüstriye kazandırılması yoluyla kırsal ekonomiyi çeşitlendirmek ve kırsal alanlarda fiziki altyapıyı iyileştirmektir. Bu stratejik amaç ile bölgenin kırsal kesiminde gelir getirici ekonomik faaliyetlerin çeşitlendirilmesi ve kırsal yaşam kalitesinin yükseltilmesi hedeflenmektedir.Planın üçüncü stratejik amacı, “sosyal uyum sorunlarını çözmek” olarak belirlenmiştir. Bölgenin sosyal kalkınma alanındaki hedeflerini ortaya koyan bu temel eksen çerçevesinde üç öncelik alanı tespit edilmiştir. Bu öncelik alanları, sosyal bütünleşmeyi sağlamak, sosyal içermeye yönelik politikaları etkinleştirmek ve sosyal sermayeyi geliştirmektir. Göçle bölgeye gelen nüfusun sosyo-ekonomik ve kültürel uyumu, mevsimlik tarım işçilerinin sosyal ve mekânsal bütünleşmesi bu stratejik amaç altında ele alınan önemli tedbir alanları arasındadır. Onuncu Kalkınma Planı’nda ortaya konulmuş olan ulusal önceliklerden biri nitelikli insan ve güçlü toplumdur. Ulusal Planda belirlenen bu önceliğin bölgesel düzeyde yansıması olarak ifade edilebilecek olan Planın dördüncü stratejik amacı, “beşeri sermayeyi geliştirmek”tir. Nitelikli insan yetiştirmeyi ve bölgenin ihtiyacına yönelik özelliklerde istihdam sağlamayı hedefleyen bu stratejik amaç altında belirlenen öncelikler, eğitimde erişilebilirliği ve kaliteyi artırmak, mesleki ve teknik eğitimin altyapı ve kalitesini iyileştirmek ile kaliteli istihdamı sağlamaktır. Diğer bir deyişle, beşeri sermayeyi geliştirmek temel ekseni, eğitim ve istihdam alanında niteliksel ve niceliksel gelişmeyi öngörmektedir.Bölge Planı kapsamında tespit edilen beşinci temel eksen, “yeşil büyümek ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamak”tır. Bölgesel iktisadi ve sosyal kalkınmanın gerçekleştirilmesi sürecinde çevresel faktörlerin de dikkate alınmasını hedefleyen bu stratejik amaç çerçevesinde belirlenen öncelikler, çevresel altyapıyı iyileştirmek, çevre dostu teknoloji ve yenilikçi uygulamalar yoluyla yeşil üretimi geliştirmek, iklim değişikliğine adaptasyonu sağlamak ve koruma-kullanma dengesini gözetmektir. Yeşil büyümek ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamak stratejik amacı çerçevesinde özellikle çevresel altyapının iyileştirilmesine yönelik bölgesel ve bütüncül bir yaklaşımın izlenmesi hedeflenmektedir.       Planın altıncı ve son stratejik amacı, “kentsel yaşam kalitesi yüksek cazip metropoller oluşturmak” olarak belirlenmiştir. Bölgedeki metropolleri daha yaşanabilir kılmayı hedefleyen bu stratejik amaç altında belirlenmiş olan öncelikler, kentlerde fiziki çevre kalitesini yükseltmek ve insan odaklı planlama yaklaşımıyla yaşanabilir kentleri oluşturmaktır. Bu temel gelişme ekseni ile bölgede yaşam kalitesini azaltan kentsel altyapı sorunlarının çözümü hedeflenmektedir.       Bölge Planı kapsamında altı başlık altında özetlenen ve tüm gelişme eksenlerini içine alan temel politikalar ile “Sosyo- Ekonomik Olarak Bütünleşmiş Rekabet Gücü ve Refah Düzeyi Yüksek Bölgelerden Oluşan Topyekûn Kalkınmış Bir Türkiye” şeklinde belirlenen Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi 2023 vizyonuna bölgenin azami biçimde katkı sağlaması amaçlanmaktadır. Planda 2023 yılı için ifade edilen 10 milyar dolar ihracat, 15 milyar TL bitkisel üretim değeri, %5 işsizlik, %40 kadınlarda işgücüne katılım oranı, ortalama 7,5 yıl eğitim süresi gibi performans hedeflerine ulaşmada ulusal ve bölgesel kurum ve kuruluşların işbirliği içerisinde hareket etmesi ve elde edilen sonuçların yakından izlenmesi belirleyici etken olacaktır.